Kahramanmaraş’ta 7,4 büyüklüğünde deprem
İstanbul Depremi Ne Zaman? Türkiye'de En Riskli Deprem Bölgeleri! Türkiye'de En Az Riskli Yerler! Fay Hatları Nereden Geçiyor? Depremden Korunmak İçin Neler Yapılmalı?
Kahramanmaraş’ta 7,4 büyüklüğünde deprem
SON DAKİKA HABERİ: Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde 7,4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Sarsıntı birçok kentte hissedildi. Depremin ardından artçı sarsıntılar sürüyor.
Son dakka haberlerine göre tüm türkiyede hissedildiği söylenmektedir. Yılın bu zamanı neredeyse tamamının yağışlı ve soğuk olduğu ülkemizde vatandaşların an itibariyle sokakta olduğu afad ekiplerinden ve yetkililerden konuya dair herhangi bir açıklama henüz yapılmamıştır.
İstanbul Depremi Ne Zaman?
Büyük İstanbul depremi konusunda özellikle İstanbul bölgesinde ve yakın çevresinde yaşayanlar büyük bir kaygı yaşamaktadır. Depremin olacağı bilinmekte fakat ne zaman olacağı henüz net bir şekilde bilinmemektedir. Uzmanların yaptığı açıklamaya göre hız kazanan fay hattı şiddetli bir İstanbul depreminin tetikçisi olabilir.
Fay hattında gerçekleşen düzensiz ve belirsiz kırılmalar İstanbul depremi için ön haberci olabilir. Bu sebepten dolayı öncelikle İstanbul ve çevresinde yaşayan kişilerin gerekli tedbirleri alması gerekir. Bu tedbirlerin en başında yaşam alanlarının güvenli olup olmadığının sorgulanmasıdır.
Yaşadığınız bina ya da konut yerinin depreme dayanıklı olup olmadığını deprem sigortasında belirtilen standartlara göre inceleyebilirsiniz. İlgili belediyeden bina için deprem risk raporu istenebilir. Bu rapor her belediye tarafından ilgili apartman dairesinde yapılır.
Kısa sürede rapor sonucuna göre binanın kaç şiddetinde depreme dayanıklı olup olmayacağı ortaya çıkarılır. Mutlaka gerekli tedbirler alınmalı ve henüz ne zaman olacağı belli olmayan İstanbul depremi ile birlikte yaşanabilecek olumsuz durumların önüne geçilmelidir.
Gelecekteki İstanbul depreminin net bir şekilde bilinmesi mümkün değildir. Fakat buna ek olarak uzmanlar bazı fay hatlarının bu depreme yakınlaştığının belirtisi olduğunu öngörmektedir. Fay hatları ile birlikte kırılma yüzeyi algoritmalarına bakılarak İstanbul depreminin ne zaman olabileceği tahmin edilebilir. Fakat yine de tüm belirtiler sadece tahmin niteliği taşır. İstanbul’da en büyük deprem 1760 yılında meydana gelmiştir. Ayrıca İstanbul’un tarihi boyunca en büyük ve en şiddetli depremi 1509 yılına kadar gider. Ayrıca İstanbul’daki deprem büyüklüğünün yedi ve üzeri olabilmesi ihtimali üzerinde durulur. Fakat yine de net bir rakam ya da tarih vermek mümkün değildir.
Türkiye’de En Riskli Deprem Bölgeleri
Türkiye birçok fay hattına sahiptir. Fay hatları her bölgede bulunmaktadır. Türkiye deprem riski açısından birinci derecede olan deprem kuşağında belirtilen illerde en fazla depremi görmektedir. Bu iller şu şekilde sıralanabilir;
- Kocaeli
- İstanbul
- Bolu
- Sakarya
- Bursa
- Balıkesir
- İzmir
- Manisa
- Aydın
- Kayseri
- Kahramanmaraş
- Osmaniye
- Hatay
- Tokat
- Erzincan
- Erzurum
- Bingöl
- Hakkari
- Muğla
- Denizli
- Burdur
- Kütahya
- Eskişehir
Belirtilen illerde en fazla deprem görülen fay hatları bulunur. Bu fay hatları sebebiyle belirtilen iller birinci derecede riskli olan bölgeler arasındadır. Ayrıca ikinci derece ve üçüncü derece deprem riski olan iller de vardır.
Türkiye’de En Az Riskli Yerler
Deprem derecelerine göre belirlenen en düşük riski taşıyan iller ise şu şekildedir;
- Karaman
- Kırklareli
- Nevşehir
- Aksaray
- Konya
- Edirne
- Ankara
- Niğde
- Sinop
- Giresun
- Rize
- Artvin
- Trabzon
- Adana
Risk bölgesi en az olan bölgelerde genellikle yamaç ya da dağlık alanları kapsar. Bu alanların deprem riski az olsa da yine de artçı sarsıntılar görülebilir. Şiddetli depremlerin olmadığı en az riskli bölgelerde nispeten diğer bölgelere göre daha az şiddetli depremler görülmektedir.
Fakat çok fazla hissedilmemesi ya da az bir miktarda hissedilmesi depremin derinliği ve çok yüzeysel oluşu ile ilgilidir. Fay hatları düşük riski olan bölgelerde oldukça kılcal ilerler. Fakat büyük risk olan birinci derecedeki deprem bölgelerinde fay hatları oldukça derin ve çok yönlüdür.
Fay Hatları Nereden Geçiyor?
Deprem bölgesi olan Türkiye fay hatları belirli bölgelerden geçer. Ayrıca bu fay hatlarını sorgulamak için e-Devlet sisteminden deprem haritası sorgulaması yapılabilir. Deprem tehlike haritaları e-Devlet hesabına giriş yapılarak görüntülenebilir. Bu sayede yaşadığınız bölgedeki fay hatlarının nereden geçtiğini harita üzerinden inceleyebilirsiniz.
AFAD uygulamasıyla birlikte e-Devlet hesabına giriş yaptıktan sonra kimliğinizi onaylatabilir ve haritaya erişebilirsiniz. Haritada istediğiniz her türlü şehir ya da bölge hakkındaki Türkiye deprem tehlike riski noktalarını görüntülersiniz.
Bu sayede en doğru bilgiye kapsamlı bir biçimde erişmiş olursunuz. E-Devlet üzerinden sunulan en ayrıntılı bilgiler tamamen güvenli bir şekilde uygulamalı olarak interaktif web sitesinden erişilir.
Türkiye’deki tüm fay hatlarının nereden geçtiğini görüntülemek isteyenler e-Devlet hesabına giriş yaptıktan sonra ilk kez giriş yaptıklarında uygulamaya kaydolarak erişebilirler. Kayıt işlemi sırasında basit birkaç soru sorulur.
Kayıt olurken kişisel bazı bilgileriniz istenir ve güvenli bir şekilde interaktif web uygulamasında yazılabilir. Bu uygulamaya e-Devlet hesabı üzerinden erişmek mümkün olabilir. Tüm kayıt işlemi bittikten sonra kayıt ol butonu ve sözleşmeyi okuyup tamamladıktan sonra işleminizin geçerli olması için belirli bir süre bekleyebilirsiniz.
Kayıt işlemi gerekli koşulları sağladığınız zaman tamamlanır ve daha sonra haritaya yönlendirilirsiniz. Haritada tüm fay hatlarının her detayına hakim olabilirsiniz.
Depremden Korunmak İçin Neler Yapılmalı?
Deprem riski yaşayan bölgelerde mutlaka depremdeki alınabilecek birtakım önlemleri bilmek gerekir. Bu önlemlerin en başında deprem riski ile karşı karşıya kaldığınızda sakin olup panik yapmadan kendinizi korunaklı bir yerde saklamanızdır.
En güvendiğiniz bölgede kendinizi ve ailenizi koruyarak tüm vücudunuzu gelebilecek darbelerden engellemelisiniz. Mutlaka bir yardım çantası erişebileceğiniz her odada ya da evin kolay bir konumunda bulunmalıdır.
Deprem olduğu anda evden çıkmak yerine panik yapmadan olduğunuz yerde kalarak sakince beklemeniz gerekir. Çünkü ani bir şekilde evden çıkmak isteyen herkes apartmanda ulaşacak yoğunluk sebebiyle aynı boşlukta sıkışabilir.
Daha önce büyük depremlerde de görülen bu sorun özellikle pencereden atlayan ya da balkondan atlayan kişilerin hayatını kaybetmesine kadar giden sorunlar ortaya çıkarmıştır. Mutlaka tedbirinizi olabileceğiniz ve evde kendinizi koruyabileceğiniz bölgeler oluşturmalarınız gerekir.
Bölgeleri oluştururken tüm ev eşyalarını duvarları sabitlemeniz lazımdır. Yaralanmaların çoğu depremde oluşan sarsıntı yüzünden eşyaların insanların üzerine yıkılması ile oluşur. Bu sebepten dolayı dikkatli bir şekilde kendi kendinize de yapabileceğiniz basit uygulamalarla eşyaları evde sabitlemeniz lazımdır.
Depremden korunmak için özellikle yaşam alanlarının depreme dayanıklı olup olmadığını sorgulamak gerekir. Depreme dayanıklı bir binada oturuyorsunuz bundan sonraki aşamada ise ev eşyalarını sabitleyerek ortamı daha güvenli hale getirmeniz olabilir. Sadece evin depreme dayanıklı olması yetmez. Mutlaka ek tedbirler almalı ve özellikle birinci derecede deprem riski olan bölgelerde yaşayan kişiler önlemlere dikkat etmelidir.
Türkiye’de Meydana Gelen En Büyük Depremler ve Etkileri
Deprem türlerinden Türkiye’de en büyük meydana gelen afet Erzincan depremi olarak bilinir. Bu büyük afet 7.9 büyüklüğünde Türkiye’nin gördüğü en büyük depremdir. Bu depremi takip eden 7.5 büyüklüğünde Çaldıran depremidir.
Erzincan depremi 1939 yılında Çaldıran depremi ise 1976 yılında gerçekleşmiştir. Ayrıca Gölcük depremi 7.4 şiddeti ile 1999 yılında birçok insanın hayatını kaybetmesine sebebiyet vermiştir. 1509 tarihli İstanbul depremi ve bunun ardından 2003 yılındaki Bingöl depremi de Türkiye’de gerçekleşen en büyük depremler sıralamasına girmiştir.
Depremlerin etkileri ve büyüklükleri ile birlikte Türkiye’de görülen en şiddetli depremlerde büyük can kayıpları meydana gelmiştir. 1999 depreminde en büyük can kaybı yaşanmıştır. Birçok insan evinden olup bir daha asla geri dönememiştir.
Bu ciddi afetler karşısında insanoğlunun herhangi bir şekilde dur demesi mümkün değildir. Sadece alınan tedbirlerin eksiksiz ve düzenli olması lazımdır. Eğer depreme son derece dayanıklı inşaat malzemeleri kullanılarak evler inşa edilirse bu durumda her türlü depremden daha sağlıklı ve en az zarar görerek kurtulmak mümkün olabilir.